Başka Bir Kahraman
“Başka Bir Kahraman”isimli iş kaslı bir LGBT bireyin yetişkin bir erkeği kucağında taşıdığı ikonik bir sahneyi temsil etmektedir. 2013’te Türkiye’de gerçekleşen Gezi Direnişi sırasında gaz bombalarının arasında yaralı bir erkeği taşıyarak hayatını kurtaran, ismi bilinmeyen kahramanın betimlendiği sahne, adeta bir pieta kompozisyonunu hatırlatmakta.
Tekillik üzerinden katılımın gerçekleştiği ve toplumun her kesiminden toplam 1 milyon kişinin iktidara kafa tuttuğu Gezi olayları, Türkiye’deki toplumsal bilincin yerleşmesinde tarihi bir öneme sahip.
İsimsiz kahramanın hikayesine dair metin ise, Gezi tanıklarından E.S.’ye ait.
Another Hero
The artwork called Another Hero represents an iconic scene where a muscular LGBT individual carries a grown man in his arms. The scene depicts the anonymous hero, who carried a man across teargas cannisters during the Gezi Resistance in Turkey that took place in 2013, and almost reminds of a pietà itself.
Gezi Protests, where the involvement was on the basis of singularity and over a million people of various social classes stood up to the government, has a historical significance on the roots of societal consciousness in Turkey.
The text about the anonymous hero belongs to E.S., a Gezi witness.
Başka Bir Kahraman | Another He Kağıt üzerine çizim ve metin | Drawing on paper and text 310x110 cm / 2014 |
Gezi Atölyesi: "Herkes Kendi Meşrebine Göre Direnmekte!"
Karşı Sanat Çalışmaları ve TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi desteğiyle düzenlenen Gezi Atölyesi, 11 Haziran Çarşamba akşamı Mimarlar Odası Karaköy binasında gerçekleşecek. Gezi eylemlerinden ilham alan üretim süreci, saat 19.00’dan itibaren kapılarını sokağa, karşılaşmalara, rastlantılara ve katılmak isteyen herkese açacak.
Karşı Sanat Çalışmaları'nın atölye davet metni şöyle:
"Gezi’nin birinci yılı dolmuştu. Hatırlamak, düşünmek, yeniden yorumlamak için bir durak gibiydi birinci yılın sonu. Gezi anlaşılmış, anlatılmış, kapanmış, bitmiş, tamamlanmış değildi. Tek tek herkesin zihninde, bedeninde, sokakta, örgütlenmede çoğalmaya devam ediyordu. Herkes hala kendi meşrebine göre direnmekteydi. Bu yüzden, imzalı, tanımlı, tamamlanmış Gezi’yi temsil eden işlerden oluşan bir 'sergi' yapmadık.
Gezi eylemlerine rengini veren, gündelik yaşamları olduğu kadar siyaset yapma biçimlerini de etkileyen değerlerin peşine takıldık. Bu bir sergi değil bir atölye, dinamik bir üretim süreci olmalıydı. İskeleti anonimlik, kolektivite ve dayanışma kavramları oluşturdu. Katılımcılar isimlerini boşverip üç gün boyunca bir arada, etkileşime açık olarak ürettiler. Her biri, Gezi eylemleri sırasında, parkta yapılmış sözlü tarih görüşmelerinden seçilen, deneyimlerin anın sıcaklığı içinde aktarıldığı hikayeleri çıkış noktası olarak aldı. Anonim anlatıcılar kenti, eylemi, insanı, doğayı yeniden yaratmıştı. Bu anlatıların atölye sırasında yeniden okunmaları, yorumlanmaları, dallanıp budaklanmaları heyecan verici süreç oluşturacak.
"Gezi’nin birinci yılı dolmuştu. Hatırlamak, düşünmek, yeniden yorumlamak için bir durak gibiydi birinci yılın sonu. Gezi anlaşılmış, anlatılmış, kapanmış, bitmiş, tamamlanmış değildi. Tek tek herkesin zihninde, bedeninde, sokakta, örgütlenmede çoğalmaya devam ediyordu. Herkes hala kendi meşrebine göre direnmekteydi. Bu yüzden, imzalı, tanımlı, tamamlanmış Gezi’yi temsil eden işlerden oluşan bir 'sergi' yapmadık.
Gezi eylemlerine rengini veren, gündelik yaşamları olduğu kadar siyaset yapma biçimlerini de etkileyen değerlerin peşine takıldık. Bu bir sergi değil bir atölye, dinamik bir üretim süreci olmalıydı. İskeleti anonimlik, kolektivite ve dayanışma kavramları oluşturdu. Katılımcılar isimlerini boşverip üç gün boyunca bir arada, etkileşime açık olarak ürettiler. Her biri, Gezi eylemleri sırasında, parkta yapılmış sözlü tarih görüşmelerinden seçilen, deneyimlerin anın sıcaklığı içinde aktarıldığı hikayeleri çıkış noktası olarak aldı. Anonim anlatıcılar kenti, eylemi, insanı, doğayı yeniden yaratmıştı. Bu anlatıların atölye sırasında yeniden okunmaları, yorumlanmaları, dallanıp budaklanmaları heyecan verici süreç oluşturacak.
Gezi Atölyesi, belleğin ve tarihin duyusal inşasına olanak tanıyan bir deney. Atölye iki aylık süresi boyunca yeni anlatılar, anlar birikecek, katmanlanacak. Atölye, üzerinden bir yıl geçmiş deneyimlerin şimdi, burada, yeniden hayat bulması, şimdiyle temas kurması için bir aracı.
Toplumsal olaylar tarihin bir yerinde bitip tamamlanır mı? Yoksa her an yeniden mi biçim alır? Peki bu biçimi kim, nasıl veriyor? Sorular çoğaltılabilir. Şimdilik, önerimiz, o gün, orada ne olduğunu yeniden düşünmek için Gezi eylemlerine katılmış insanların imgeleminde yoğunlaşmış, ne geçmişte, ne de gelecekte olan anları parka açılan kapılar olarak hayal etmek.
Gezi Atölyesi, Karşı Sanat Çalışmaları ve TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi desteğiyle Mimarlar Odası Karaköy binasında gerçekleşiyor. Gezi eylemlerinden ilham alan bu üretim süreci 11 Haziran Çarşamba akşamı saat 19.00’dan itibaren kapılarını sokağa, karşılaşmalara, rastlantılara, katılmak isteyen herkese açacak, çünkü “herkes kendi meşrebine göre direnmekte anlaştı, birbirinin önüne geçmek yerine.”
Toplumsal olaylar tarihin bir yerinde bitip tamamlanır mı? Yoksa her an yeniden mi biçim alır? Peki bu biçimi kim, nasıl veriyor? Sorular çoğaltılabilir. Şimdilik, önerimiz, o gün, orada ne olduğunu yeniden düşünmek için Gezi eylemlerine katılmış insanların imgeleminde yoğunlaşmış, ne geçmişte, ne de gelecekte olan anları parka açılan kapılar olarak hayal etmek.
Gezi Atölyesi, Karşı Sanat Çalışmaları ve TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi desteğiyle Mimarlar Odası Karaköy binasında gerçekleşiyor. Gezi eylemlerinden ilham alan bu üretim süreci 11 Haziran Çarşamba akşamı saat 19.00’dan itibaren kapılarını sokağa, karşılaşmalara, rastlantılara, katılmak isteyen herkese açacak, çünkü “herkes kendi meşrebine göre direnmekte anlaştı, birbirinin önüne geçmek yerine.”
EmoticonEmoticon