Sanatın en büyük destekçisi sanatçı.
Doğru projeyi doğru sponsorla buluşturmak, ürettiği sanat dalına gönülden bağlı olan, geleceğe katkı sağlamak isteyen sanatçılara düşüyor.
“Dünya Sahnelerinde Genç Müzisyenler” de böyle bir proje. Güher- Süher Pekinel’in katkı sağlayıcı projeleri beşinci yaşına girdi.
Hemen özetleyeyim: Konservatuvarlarda okuyan öğrenciler arasında yapılan seçmeler sonucunda seçmeleri kazanan öğrencilerin Avrupa’nın en iyi müzik okullarında eğitim gördüğü ve sonrasında her birinin Türkiye’yi uluslararası yarışmalarda temsil ettiği bir çalışma var karşımızda.
Bu projeden şimdiye kadar on bir öğrenci yararlandı: Dorukhan Doruk (Viyolonsel), Veriko Cumburidze (Keman), Yunus Tuncalı (Piyano), Kıvanç Tire (Keman), Elvin Hoxha (Keman), Can Çakmur (Piyano), Cem Esen (Piyano), Doğa Altınok (Keman), Gülru Ensari (Piyano), Nilay Özdemir (Viyola).
Aslında hikaye Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel’in 7 Temmuz 1948’de imzaladığı Harika Çocuklar Yasası’na kadar dayanıyor. Hani şu İdil Biret ve Suna Kan’ın yurtdışına devlet bursuyla gönderilip yetiştirilmeleri için çıkarılan, bu yüzden de “İdil-Suna Yasası” olarak bilinen 5245 sayılı yasa. 1956 ve 1976’da alanı genişletilen ya da farklılaştırılan uygulama sayesinde yurtdışında eğitim alma olanağına kavuşan müzisyenlerimizin arasında kimler yok ki; önce Verda Erman, Gülsin Onay, Hüseyin Sermet, Selman Ada, sonrasında da Burçin Böke, Fazıl Say, Şölen Dikener, Çağıl Yücelen ve daha birçok isim. 1998 tarihi, bu özel statülerin sonu anlamına geliyor ve yurtdışına eğitime gönderilen ‘harika çocuklar’ devri de kapanıyor.
İşte Güher-Süher Pekinel, bu noktada devreye giriyor. Ne de olsa Türkiye’nin dünya sanatına hediye edeceği daha çok isim var. Sonunda Pekineller kendi çabaları ve sponsor desteğiyle ‘Harika Çocuk Yasası’nın bir benzerini hayata geçiriyorlar.
Sponsor deyip duruyorum. Böyle bir konuda o desteği verenin adını anmanın da, benzer katkılar için özendirici olacağına inanıyorum. Projeye beşinci yılında sahiplenen Tüpraş ile ilgili övgü Güher-Süher Pekinel kardeşlere bırakayım. Diyorlar ki; “Projemizin çıkış noktasını Türkiye’nin uluslararası platformlardaki varlığını sürdürmek ve güçlendirmek, genç yeteneklerimizin bizi dünyada temsil etmesini sağlamak oluşturuyordu. Projemizin meyvelerini toplamaya başladığımız ve daha çok desteğe ihtiyaç duyduğumuz beşinci yılımızda Yönetim Kurulu Başkanı Ömer M. Koç’un önderliğinde Tüpraş’la buluşmamız ve projemizin Tüpraş tarafından sahiplenilmesi baş koyduğumuz yolumuzda emin adımlarla ilerlememizi sağlıyor.”
Doğru projeye doğru destek alkışlanmaya değer.
Bu sayede, 15-23 yaş arasındaki üstün yeteneklerinin gelişimi için 4-5 senelik burs sağlanıyor. Şu anda eğitimlerini Viyana, Paris, Berlin, Münih, Leipzig, Köln, Zürih ve Brüksel’de sürdüren genç sanatçılar için, ülkemizin önde gelen orkestralarında ve üst düzey eğitim mevkilerinde yer almalarının yanı sıra, dünya çapında kariyer yapmaları hedefleniyor. Bu gençler, dört senede altı birincilik ve iki üçüncülük ödülüne layık görülmüş, çok saygın uluslararası festivallerden ve saygın orkestralardan da davet almış durumdalar.
Genç ve yetenekli müzisyenlerimizin Zürih Tonhalle’de yaptıkları son konserlerinin CD’si 13 Kasım’da piyasaya çıktı, 15 Kasım’da da CRR’de konser verdiler. Bir sonraki konserlerinin tarihi henüz belli değil, ama internet üstünden takip etmekte fayda var.
EmoticonEmoticon